☁️ Nisanur El

Merhaba,  Bugün sizlerle bir diğer verimli çalışma yöntemi olan "zihin haritaları" hakkında konuşacağız.  Zihin haritaları da tıpkı SQ3R Tekniği gibi çalışmalarımızdan daha fazla verim almamıza yardımcı olan bir teknik. Bu teknik, aslında çok uzun yıllardan beri kullanılan ve özellikle de not tutarken çok işe yarayan bir teknik. Çünkü hem çalıştıklarımızın hafızamızda daha fazla yer edinmesini sağlıyor hem de grafikler ve şekiller kullanarak ders çalışmayı daha eğlenceli hale getiriyor. Bir zihin haritası örneğine bakacak olursak: Peki haritaları oluştururken nelere dikkat edeceğiz? Öncelikle elimizde boş bir kağıdımız ve mümkünse bolca renkli kalemimiz olmalı. Bu sayede hatırlamamız çok daha kolay olacaktır. Ardından çalıştığımız konu ile ilgili ana başlığı/ kavramı sayfanın merkezine yazmalıyız. Yardımcı fikirlerimiz merkezden çevreye uzanan bu dallarda yer alacak. Konu ile ilgili yardımcı fikirlerimizi, önemli kavramları belirleyecek ve uzanan dallara bu kavramları ekleye

Ders çalışmak hayatımızın önemli bir parçası ve hedeflerimize ulaşmak için hepimiz, hayatımızın çeşitli dönemlerinde yoğun ders çalışma maratonundan geçmek durumunda kalıyoruz.  Ancak bilindiği gibi ders çalıştığımız süre boyunca önemli olan saatlerce masa başında oturmak değil, etkili ve verimli çalışmak.  Ben de bugün sizlerle verimli çalışabilmek konusunda -özellikle de sözel derslerde- çok işinize yarayacak bir teknikten söz etmek istiyorum: SQ3R Tekniği SQ3R Tekniğinin detaylarını gelin birlikte inceleyelim: Nedir? 1) SURVEY (GÖZ ATMA) 2) QUESTION (SORU SORMA) 3) READ (OKUMA) 4) RECITE (ANLATMA) 5) REVIEW (YENİDEN GÖZDEN GEÇİRME) ONLINE REHBERLİK RANDEVUSU    - Bana Ulaşmak İçin- Instagram nisanurel@gmail.com YouTube LinkedIn Profilim YouTube Randevu Oluştur -Diğer Yazılarım- ÖZ DİSİPLİN KAZANMANIN 4 YOLU DERS ÇALIŞMA PROGRAMI NASIL HAZIRLANIR? İSTANBUL ÜNİVERSİTESİNDE PSİKOLOJİ OKUMANIN OLUMLU&OLUMSUZ YÖNLERİ BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİNDE PSİKOLOJİ OKUMANIN OLUMLU&OLUMSUZ YÖN

Herkese merhaba :) Bugün sizlerle, artık bloğumda bir gelenek haline gelen "Psikoloji Kaynak Önerileri" yazılarımın 4. ve son yazısını paylaşıyorum. Bu serinin önceki yazılarını okumak isterseniz: İstanbul Üniversitesi Psikoloji 1. Sınıfta Kullandığımız Kaynaklar İstanbul Üniversitesi Psikoloji 2. Sınıfta Kullandığımız Kaynaklar İstanbul Üniversitesi Psikoloji 3. Sınıfta Kullandığımız Kaynaklar Öncelikle sizlerle İstanbul Üniversitesi psikoloji bölümü 4. sınıfta aldığım zorunlu ve seçmeli dersleri paylaşmak istiyorum. Güz döneminde aldığım dersler şu şekildeydi: Bahar Döneminde Aldığım Dersler Şu Şekildeydi: Felsefe'ye Giriş ile Orta & Güney Amerika Ülkeler Coğrafyası dersleri, bölüm dışından aldığım seçmeli derslerdi. Bu nedenle bu derslerde slaytlar haricinde takip ettiğim herhangi bir kaynak olmadı. Bölüm derslerime bakacak olursak; Ergen Psikopatolojisine Giriş - Ergenle Klinik Çalışma Bu derslerde genel olarak ergenlik döneminin özelliklerini, problematiklerini

Hedeflere ulaşmanın çok sayıda yolu var. Sürdürülebilir ve uzun süreli başarıya ulaşmanın ilk kuralı ise her zaman için "öz disipline" sahip olmaktan geçiyor.  Öz disiplin kazanmanın ve bunu sürdürmenin, başarısı araştırmalarla kanıtlanmış 4 yoluna, gelin birlikte bakalım: 1) Dikkat Dağıtıcı Etkenleri Ortadan Kaldır. "Gözden uzak olan, gönülden de uzak olurmuş." Bu nedenle, seni hedefinden uzaklaştıracak her türlü etkeni, görüş açıdan uzaklaştırman gerekiyor. Eğer kilo vermeye çalışıyorsan ve ev abur cubur doluysa işin daha da zorlaşır. Eğer ders çalışmak üzere masaya oturduysan ama telefon bildirimlerin bir türlü buna müsaade etmiyorsa odaklanman imkansız hale gelir. Bu nedenle hedefine ulaşmanı engelleyen her türlü unsuru görebileceğin yerlerden de kaldır. 2) "Doğru" Zamanı Bekleme.  Kendini geliştirmek demek, rutinin dışına çıkmak demektir. Rutinin dışına çıkmak bazen zor ve korkutucu gelebilir, ancak bir davranışı alışkanlığa dönüştürmek için esas o

1) Ders çalışma programı öğrenciye uygun olmalıdır. Mümkünse programın detayları öğrencinin kendisi tarafından oluşturulmalıdır. Çünkü kendisini en iyi tanıyan güçlü ve gelişime açık yanlarını en iyi bilen yine öğrencinin kendisidir. 2) Gün içerisinde yapılması gereken rutin işler/ sorumluluklar dışında kalan süre ders çalışmak için ayrılabilecek en sağlıklı süredir. Bu süre iyi değerlendirilmelidir. (Uyku, yemek, okul, dershane... gibi etkinliklere ayrılan süreler çıktıktan sonra kalan süre ders çalışmak için uygun olan süredir.) 3) Rutin eylemler çıktıktan sonra kalan süre "konu çalışması - konu tekrarı-  soru çözümü" olarak paylaştırılmalıdır. Bu paylaşımın hangi oranda yapılacağı öğrencinin ihtiyaçlarına göre değişebilir. (Öğrencinin konu eksiği çoksa konu çalışmasına, soru çözümünde eksiklik varsa soru çözümüne ağırlık verilerek ilerlenebilir. Ancak her koşulda günlük olarak konu tekrarı yapmaya muhakkak zaman ayrılmalıdır.) 4) Program hazırlarken stratejik şekilde il

Herkese Merhaba!  Pek çoğunuzla 2016 yılından beri tanışıyoruz. Ancak aranızda beni hiç tanımayıp da yalnızca yolu bu blog ile kesişmiş olanlar da olabilir. Ben de beni daha yakından tanımak isteyen herkes için  bir "Ben Kimim?" yazısı hazırlamaya karar verdim. Bu yazıda sizlere biraz, eğitim geçmişimden bahsedeceğim. 2016 yılında İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünü TM-3 Türkiye 7590.'sı olarak kazandım. Üniversite sınavına hazırlık sürecim benim için çok yoğun ve öğretici bir süreçti. Bu nedenle sınav sonuçlarının açıklanmasının ardından tıpkı benim gibi sınava hazırlanan kişilere yardımcı olabilmek için kendi deneyimlerimi paylaştığım bu bloğu açtım ve o zamandan beri yüzlerce öğrencinin hem sınava hazırlık süreci hem de Psikoloji bölümü ile alakalı sorularını yanıtlama, her sorudan yeni bir şey öğrenme fırsatım oldu.  Üniversite eğitimim  boyunca  Türkiye'de ve Avrupa'da çok çeşitli kurum ve kuruluşlarda gönüllü olarak çalışma ve katıldığım eğitim-etkinlik