☁️ Nisanur El

Arnavutköy İskelesi (26.06.2020)                                            Merhaba herkese, Bugün çok üzgün olduğum bir yazı yazıyorum size: Bugün İstanbul'daki son günüm :( Evet, böyle bir yazı yazacağımı ben de asla tahmin etmezdim ve o kadar içim buruk ki anlatamam... Biliyorsunuz pandemiden dolayı uzun bir süredir şehirlerarası giriş-çıkış kısıtlamaları ve seyahat engelleri var. Bu nedenle biz de bir türlü eşyalarımızı toparlamak için İstanbul'a gelemiyorduk. Yasaklar kalkınca hemen biletimizi alıp geldik ve hem eşyalarımızı toparlamak hem de işlerimizi halletmek için birkaç gündür buradayız. Ancak, yarın akşamüzeri bir aksilik olmazsa tamamen geri dönüyoruz... 2019'un son günü İstanbul Ümraniye'de (şu anda da bu yazıyı size buradan yazıyorum) çatı katı bir daire kiraladım, birkaç gün sonra da benimle kalmak için ablam yanıma geldi. Ocak, Şubat'ın tamamında ve Mart'ın 17'sine kadar evde kaldık, benim için belki de hayatımın en zorlu ve en öğretici 2,5 a

Merhabalar,  21 Mayıs'ta yayımladığım "Karantina Sürecinde Neler Deneyimledim?" isimli yazımda Koronavirüs Türkiye'de ilk defa görüldükten 1 hafta sonra apar topar İstanbul'dan Mersin'e gelişimizden ve ilk etapta virüse nasıl tepki verdiğimden, neler deneyimlediğimden bahsetmiştim. Koronavirüs Türkiye'de ilk görüldüğünden bu yana tam 94 gün geçmiş ve ben de bugün itibarı ile 88 gündür "normal olmayan" bir süreç içerisindeyim (tıpkı dünyanın geri kalanı gibi). Karantinadayım demeyeceğim çünkü karantinada değilim, ilk birkaç hafta aşırı titiz davranıp alışveriş dışında hiçbir yere gitmememe rağmen sonrasında sosyal izolasyona elimden geldiği kadar dikkat ederek ve tabi ki önlemimi alarak işlerimi halletmek için dışarı çıktım.  Bilmiyorum, bu süreç size ne kadar enteresan geliyor ama ben bazı şeylere artık alışmış olsam da hala durup da sakin kafa ile düşününce hakikaten yaşadığımız şu deneyimi anlamlandırmakta güçlük çekiyorum. Yani sanki hala rü

Herkese Merhaba :) Ben ders çalışırken, bir şeyler okurken ve istisnasız her seferinde blogda yazı yazarken enstrümantal -herhangi bir söz içermeyen- müzik dinlemeyi çok seviyorum. Bu alışkanlığım üniversite sınavına kütüphane, etüt odası, sınıf gibi kalabalık yerlerde hazırlanırken oluştu ve üniversitede 3.5 sene yurtta kalınca da ders çalışmaya giderken kitaplarımdan önce telefonumu ve kulaklığımı hazırlıyordum. Bu nedenle de senelerden beri çok fazla enstrümantal müzik dinleyip en sevdiklerimi bir araya getirme şansım oldu. Bugün de benim gibi müzik dinleyerek çalışmayı sevenler için bu müziklerin bir listesini sizinle paylaşıyor olacağım. Şimdiden keyifli dinlemeler herkese :)

Herkese merhaba,  Pandemiden dolayı pek çok dersten sınav olamadığımız için hocalarımızın büyük bir kısmı bize konularımızla ilgili ödevler verdi ve ben de yaklaşık 1 aydan beri aralıksız şekilde ödev hazırlıyorum. Ödev hazırlarken online derslerin tekrarlarını dinlemem, onlarca makale okumam, not çıkarmam,  sık sık arkadaşlarıma danışmam... gerekiyor ve bu süreç haliyle beni çok yoruyor. Ben de kendi kendime "Neden bu süreci daha eğlenceli hale getirmeyeyim ki?" dedim ve vakit buldukça ödevlerimi hazırlarken o konu ile ilgili filmler de izlemeye karar verdim. Bu sayede çok kaliteli ve mesleki anlamda bana katkı sağlayabilecek bazı filmler keşfettim ve keşfetmeye de devam ediyorum. Bugün de sizinle bu filmlerden üçünü paylaşıyor olacağım.  Şimdiden herkese iyi seyirler :) 1) SHUTTER ISLAND (ZİNDAN ADASI) - Şizofreni, Manik Depresif Bzk., Travma Sonrası Stres Bzk. Zindan Adası zaten çok popüler bir film , şu ana kadar izlemediyseniz bile bir yerlerde duymuş olabilirsiniz.