Ana içeriğe atla

PSİKOLOJİ OKURKEN STAJ YAPMAK | Hastane Stajı



Merhaba,

Geçen yaz -Ağustos - Eylül 2019- İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi (ÇAPA) Psikiyatri Biriminde staj yaptım ve bugün size, psikoloji öğrencisi olarak hastane stajı yapmış olmanın nasıl bir deneyim olduğundan ve süreçten biraz bahsetmek istiyorum.
 
bu pozu vermeden sakın stajınızı tamamlamayın :)


Psikoloji eğitimi veren pek çok vakıf ve devlet üniversitesinde ne yazık ki zorunlu staj bulunmuyor. Ne yazık ki diyorum çünkü, psikoloji eğitimi alan her öğrencinin -hangi alanda uzmanlaşacak olursa olsun- muhakkak Anormal Davranışlar dersini aldıktan sonra (genelde 3. sınıfta veriliyor, ders içeriği ile ilgili daha detaylı bilgi edinmek isterseniz bu yazıma bakabilirsiniz.) hastane stajı yapmasının önemli olduğunu düşünüyorum.

Çünkü lisans hayatımız boyunca bir sürü akademik bilgi öğreniyor, onlarca patolojiyi yalnızca kağıt üzerinde okuyor ama gerçek hayatta nasıl olduğu ile ilgili en ufak bir fikir bile edinemiyoruz. Ancak bu kadar önemli olmasına rağmen bölümümüzün zorunlu stajı olmadığı için (yani mezuniyet için staj yapmış olma şartı bulunmuyor.) sigortamızın yalnızca 1 ayı karşılanıyor (Bu tarih aralığı da onlar tarafından belirleniyor, yani istediğiniz herhangi bir zamanda yapamıyorsunuz stajı maalesef.) Hastaneler ya da staj yapabileceğiniz çeşitli kurumlar da önceliği her zaman zorunlu stajı olan yani sigortasının tamamı karşılanan öğrencilere veriyor. Hal böyle olunca da yüzlerce psikoloji öğrencisi üniversiteden staj yapamadan mezun oluyor.

Ben de herkes gibi mezun olmadan önce staj yapmayı istiyordum ama hem yukarıda bahsettiğim zorluklardan hem de kliniğe ilk seneden beri çok yakın hissetmememden dolayı hastane stajı için herhangi bir yere başvuruda bulunmamıştım.

Senenin sonlarına doğru ise şöyle bir şey oldu, sınıfımızda ÇAPA'da staj yapmak üzere 3 öğrencinin adı, ÇAPA Psikiyatri birimine önerildi ve bu öğrencilerden birisi de şans eseri bendim, fırsat ayağıma kadar gelmişken ben de "neden olmasın?" diyerek belgelerimi toparlamaya başladım. Belgeleri hazırlama süreci her konuda olduğu gibi bu konuda da çok sıkıcı maalesef; staj komisyonu ile sürekli iletişimde olmanız, gerekli belgeleri eksiksiz toplamanız, hiçbir şey bilmeyen bir sürü insana derdinizi anlatarak imzalamalarını istemeniz, staj yapacağınız hastaneye birkaç kez giderek kendinizi ve ne yapmak istediğinizi orada da açıklamanız… gerekiyor.

Ama bunları yaparken motivasyonunuzu korur ve pes etmezseniz sonrasında edindiğiniz deneyimlere gerçekten değiyor.
Bu süreçte okulunuzda Staj Komisyonundan sorumlu hocalarınızla, staj yapacak diğer arkadaşlarınızla ve varsa önceden aynı yerde staj yapmış üst dönemlerle iletişimde olmanızı öneririm.


Peki Staj İçin Hangi Belgeler Gerekli?

Aslında bu kısımla ilgili çok detaylı bilgiye sahibiyim diyemeyeceğim çünkü diğer okullarda da durum aynı mıdır emin değilim ancak İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümünde belgelerle ilgili süreç şöyle işledi;

Bölümümüzün Staj Komisyonu Başkanı zaten bizimle sürekli olarak iletişim halindeydi ve bize hangi belgeleri ne zaman teslim etmemiz gerektiğini söyledi. Bu belgelerin hangileri olduğunu da bizim bölüm için buradan öğrenmiştim. Bu belgeler her okulun ve bölümün sitesinde yer alıyordur diye düşünüyorum. Sonra ben bu belgelerden gerekli olduğu kadarının çıktılarını aldım ve sonrası tamamen imza süreci. Bölüm Başkanı’na, Dekan Yardımcısı’na, Staj yapacağınız hastanedeki Bölüm Başkanı’na vs. bir sürü şey imzalatmanız gerekiyor ama merak etmeyin onlar zaten her sene defalarca kez aynı şeyi yaptıkları için olaya çok da uzak değiller genelde.

Belge teslim işlerini vs. hallettikten sonra Ağustos ayının ortalarında stajıma başladım. İÜ Tıp Fakültesi Hastanesi bir üniversite hastanesi olduğu için bambaşka bölümlerden çok sayıda stajyer öğrenci vardı; Tıp okuyanlar, Adli Tıp’tan gelenler(tam olarak ne yapıyorlardı bilmiyorum), psikoloji stajyerleri… Bu nedenle hem hastane personeli hem hocalar hem de hastalar öğrencilere alışkın. Bu kadar çok öğrenci olmasının hem avantaj hem de dezavantajları var elbette ama ben genel olarak bunu seviyordum.

Stajın ilk günü ben ve benimle aynı gün staja başlayan 3 arkadaşım sorumlu hocamızın yanına gittik. O da bize ikişer ikişer ayrılıp 1 ay boyunca hem KLP (Konsültasyon Liyezon Psikiyatrisi) hem de Genel Poliklinikte bulunacağımızı söyledi.

Böylece ben ve Klinik Psikoloji Yüksek Lisansını yapan arkadaşım Buket, staja KLP'de başlamış olduk. Konsültasyon liyezon psikiyatrisi (KLP) genel klinik tıp ve çeşitli uzmanlık alanları ile psişik ve psikososyal durumlar arası bağlantıları araştıran, fiziksel hastalıklara eşlik eden psikiyatrik bozukluk ve psikososyal sorunların tanısı, tedavisi, izlenmesi ile uğraşan psikiyatri disiplinidir.
(Kaynak: Konsültasyon - Liyezon Psikiyatrisi Nedir?) Özetle bu kısımdaki hastalar, polikliniğe başvurup gelen hastalar değil de hastane içerisinde farklı bölümlerce psikiyatriye yönlendirilen hastalar.

Buket'le birlikte bize iş versinler diye beklerken :)


İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı'nda gerçekten mesleğini çok seven, bilgili ve öğretmeye çok hevesli hocalar bulunuyor. (Elbette böyle olmayan pek çok kişi de var.) KLP'de olduğumuz süre boyunca haftanın belli günleri Tıp öğrencileri ile birlikte Asistanların odalarında hasta gözlemi yapıyor, hocaların ve öğrencilerin haftalık toplantılarına gözlemci olarak katılıyor ve bazı günler de yine asistanlarla birlikte farklı bölümlerde tedavi gören hastaları odalarında ziyaret ediyorduk. Buna ek olarak birkaç gün de Onkoloji Servisi'nde tedavi gören kanser hastalarının görüşmelerine gözlemci olarak katılıyorduk.

KLP'de bulunduğum iki hafta inanılmaz yoğun ve öğretici geçti benim için. Yoğun dediğime bakmayın aslında stajyer olarak neredeyse hastanede bulunduğumuz zamanın tamamına yakını gözlem yapmak ve fırsat buldukça hocalara soru sormakla geçiyordu ama -benim açımdan- psikolojik olarak gerçekten de çok yorucu bir süreçti. Özellikle de Onkoloji'de kanserin ileri evrelerindeki hastalarla yapılan görüşmeler beni ilk birkaç gün çok etkiledi.

İlk birkaç günümde birlikte staj yaptığım arkadaşlarıma sürekli "biz bu mesleği seçtiğimiz için deliyiz. Hayatımız sürekli olarak karamsar ve mutsuz insanların olduğu ortamlarda geçecek. Neden kendimize bunu yapıyoruz ki?.." dediğimi hatırlıyorum.

Bu, mesleğimizin ne kadar güzel ve önemli olduğu gerçeğini değiştirmiyor tabi ki :)

Psikolog olmak - özellikle de devlet hastanesinde (daha doğrusu ben stajımı orada yaptığım için başka herhangi bir kurumla kıyaslayamıyorum.- gerçekten zor. Hatta psikolog olmak değil doktor, hemşire, sekreter, temizlik görevlisi, kantin çalışanı... hastane deyince aklınıza gelen hangi meslek varsa bir ay boyunca yaptığım gözlemlerime dayanarak söyleyebilirim ki çok çok zor.

Hem psikolojik hem de fiziksel olarak yıpratıcı, çalışma ortamı pek çok mesleğe göre daha az konforlu, pek çok insan bir arada çalışıyor, hastalar, hasta yakınları... her gün tanıdığınız tanımadığınız bir sürü insanla bir sürü şey konuşmanız, kendinizi anlatmanız gerekiyor.
Stajımın ilk birkaç gününde kendi kendime "ben kesinlikle klinikte ilerleyemem, bu alan çok zor" diyordum.

Eğer bir psikolog adayı olarak sizin de gözünüzü en çok korkutan kısmı buysa içiniz rahat olsun, muhtemelen siz de benim gibi çok kısa sürede alışır, birkaç günde bile gelen vakalardan daha az etkilenmeye başlar olursunuz.

Meslek olarak bence zor evet ama çalışma saatleri de pek çok mesleğe göre çok iyi. Benim olduğum yerde Psikologlar genelde 9.00-16.00 çalışıyordu.  

Ben staj yaptığım süre boyunca neredeyse hep Psikiyatristlerle birlikteydim. Arada gördüğümüz bir tane Psikolog hocamız vardı ama onun da yalnızca bir hafta falan SPSS veri girişine yardım ettik. Tam olarak ne yaptığını gözlemleme şansımız olmadı yani.

KLP’deyken günde ortalama 6-7 hasta geliyordu ve 15-20 dakika boyunca odada Psikiyatristle görüşüyorlardı. Genelde hastanın ilacının dozu değiştiriliyor, ilaç değiştiriliyor ya da tamamen kesiliyordu.
KLP’deyken çok enteresan vakalar görmedim. Genelde Anksiyete Bozuklukları, Obsesif Kompulsif Bozukluk, Depresif Bozukluk, birkaç defa da Nörogelişimsel Bozukluk vakası geldi.

Genel Poliklinikte KLP’ye göre çok daha enteresan vakalar vardı ve günde yaklaşık 10-15 (bazen 20’yi bile bulduğu oluyordu.) hasta geliyordu ama muayene süreleri maksimum 15 dakika sürüyordu.
Genel Poliklinikte KLP’den farklı olarak Bipolar Bozukluk, Yeme Bozuklukları, Kişilik Bozuklukları, Dissosiyasyon Bozuklukları… vakaları vardı.

Ama hastalar psikiyatrik tedavi görmek için geldiğinden dolayı burada da ilaç tedavisi uygulanıyor ve bazen de belli testleri yaptırmaları için test laboratuvarına yönlendiriliyorlardı.

Haftanın belli günlerinde polikliniklerden sonra adli toplantılar, heyet toplantıları... oluyordu ve hocalar bunlara da gözlemci olarak katılmamıza izin vermişlerdi.
Bu toplantılarda da o hafta boyunca gelen bazı enteresan vakalar hocalara sunuluyor ve derinlemesine inceleniyordu. Benim açımdan stajın en eğitici kısmı kesinlikle bu toplantılardı diyebilirim.

Stajda, özellikle de ÇAPA gibi büyük bir hastanedeyseniz, kimse stajyerleri tanımıyor. Evet, her gün imza atmanız gerek ama gelmeseniz bile kimse yokluğunuzu fark etmez. Zaten her taraf beyaz önlüklü stajyer dolu.
Çoğunlukla zamanımız Buket ile beraber hastane bahçesinde doktorlardan toplantı ya da konsültasyon için arama beklemekle geçiyordu ve genelde 14.00-15.00 gibi çıkabiliyorduk. Yani hiç kimse bir şeyler öğrenelim, zamanımızı full verim alarak geçirelim diye ekstra bir şey yapmadı eğer böyle bir beklentiniz varsa biraz hayal kırıklığına uğrayabilirsiniz ama inanın bana sadece gözlem yapmak, hastane bahçesinde oturmak hatta beyaz önlüğü giyince kendinizi oraya ait hissedip hissetmediğinizi anlamak bile çok önemli bir deneyim ve Klinik alanda ilerleyip ilerlemek istemediğinizle ilgili size fikir verebilir. Bu nedenle eğer imkanınız varsa kesinlikle hastane stajı yapmanızı öneririm.

Bunun dışında, önemli olduğunu düşündüğüm bir diğer önerim de staj yapmadan önce kesinlikle Anormal Davranışlar notlarınızı okumuş hatta mümkünse buna iyi derecede hakim olarak staja başlamanız olacak. Aksi halde konuşulan terimler, sorulan sorular size çok yabancı gelir ve çok daha az verim almanıza neden olur.

Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, kendinize çok iyi bakın :)

Nisanur El


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

YURTTA KALACAKLAR İÇİN GEREKLİ EŞYALAR

Merhaba :) Sonunda şehir dışında okuyacak bir öğrencinin bilmesi gereken en önemli şeylerden olan "Yurt Valizinde Olması Gerekenler" yazısını yazabiliyorum.🙄 İnstagramdan  beni takip ediyorsanız belki biliyorsunuzdur, geçen hafta evde değildim, bu süreçte baya da uzun bir araba yolculuğu yaptım. Eve geldikten 2 gün sonra da İstanbul'a dönmem gerektiği için çok hızlı şekilde hazırlanmam gerekiyordu ve bu esnada mümkün olduğunca yanıma neler almam gerektiğini not etmeye çalıştım ki sizinle de buradan paylaşabileyim :) Eğer hâla üniversite valizinizi hazırlamadıysanız bu yazının yardımcı olabileceğini düşünüyorum. Hadi başlayalım o zamann💃 ⏩   Şahsi önerilerimi atlayıp doğrudan alınması gerekenler listesini okumak için yazının en sonuna gidebilirsiniz !  (Ama bence tamamını okuyun, çok güzel öneriler verdim çünkü 😂)⏪   1) KIYAFETLER ! "Tabi ki de yanımıza kıyafetlerimizi almamız lazım, bunu söylemene gerek mi var Nisa?" diyorsunuzdur eminim şu an

PSİKOLOJİ BÖLÜMÜNÜ NASIL KAZANDIM ?

Merhabaa 🙌 Beni instagramdan düzenli takip ediyor ve blogtaki yazılarımı okuyorsanız, geçen seneden beri üniversite sınavı&sınava hazırlık sürecim le ilgili bol bol paylaşım yaptığımı biliyorsunuzdur. Halihazırdaki paylaşımlarıma rağmen İnstagram'dan hala en çok gelen sorular  "Sınava Nasıl Çalıştın ? / Psikolojiyi Nasıl Kazandın ? " soruları. Bu nedenle, şu an da sınava hazırlananlar için bir kez daha sınava hazırlık sürecimle ilgili soruları yanıtlamak ve önemli gördüğüm noktaları ile " İstanbul Üniversitesi Psikoloji Bölümü "nü nasıl kazandığımı anlatmak istedim. Biliyorsunuz ki bu sene sınav sisteminde değişikliğe gidildi ve sizler ygs&lys formatından daha farklı bir sınav ile üniversiteye yerleşeceksiniz. Ben İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümüne ygs&lys sınavları ile yerleştiğim için bu yazıyı sınav sistemine pek girmeden, daha çok dersler üzerinde durarak yazmaya çalışacağım :) 🔼Bu yazımda diğerlerinden farklı olarak madde mad

PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ MEZUNU NERELERDE ÇALIŞABİLİR ? / NE KADAR PARA KAZANABİLİR ?

Merhaba Herkesee 🙌🙌🙌 Aylardır yazmak istediğim ve sizin de en çok istediğiniz yazılardan birisi olan "Psikoloji mezunları nerelerde çalışabilir ? Ne kadar maaş alır ? " yazısını sonunda yazıyorum.💃 Bu konu çok merak edilen bir konu olmasının yanında maalesef net bilgiye kolay kolay ulaşılabilecek bir konu değil.Bunun sebebi de psikolojinin gerçekten çok geniş ve hemen hemen her alanla bağlantılı bir bilim dalı olması. Bence Psikoloji mezunu birinin nerelerde çalışabileceğinden önce "psikolojinin alt dallarını" şöyle bir hatırlayalım çünkü çalışma alanları doğrudan bununla ilgili. Psikolojinin Alt Dallarından Bazıları ; ➤Klinik Psikoloji ➤Gelişim Psikolojisi ➤Endüstri ve Örgüt Psikolojisi ➤Fizyolojik Psikoloji ➤Deneysel Psikoloji ➤Sosyal Psikoloji ➤Adli Psikoloji ➤Sağlık Psikolojisi ➤Trafik Psikolojisi ➤Spor Psikolojisi ... (Psikolojinin alt dallarıyla ilgili ayrıntılı bilgi için "PSİKOLOJİ BÖLÜMÜ HAKKINDA" isimli yazıma bakabilir